Bir çoğunuz şimdiden unutmuş olabilir, ama bu oyun incelemeden önce Abandonia kurucusu Kosta tarafından yazılmış kısa bir inceleme vardı. 5-6 satırlarla oyun hakkındaki hislerini ve ne kadar hoşlandığını ifade etmişti; çünkü Prince of Persia, aslında, oyanadığı ilk oyundu. Diğer taraftan ben... O çağıda yaşamadım. Hatıralarım olmadı. Oyun hakkında hiç bir aldatıcı reklam duymamış, kayıp bir uygarlığı keşfetmiş bir arkeolog gibi merakım vardı.
2010 yılındda yaklaşan 20. yıldönümüne rağmen, sadeliğinin büyüklüğünü kolayca anlayabilirim. Gösterişli olmaktan uzat, seviyeler iki ana unsurda yer alıyorlar: zindanlar ve saray. Mavi tuğlalar ve siyah bir arkaplan ile zindanlar karanlık ve kumlu görünürken, oryantal süs eşyaları ve yer yer dağılmış bazı Farsça halılarla süslenmiş arka plan duvarı üzerine kum sarısı tuğlalar ile saray daha çekici ve kaliteli görünüyor. Katlar döşemelerden oluşuyor, ki bu oyununun önemli bir unsuru temsil ediyor, özellikle bulmaca çözmek ve düşman başa çıkmak için. Bunlardan değişik tiplerden mevcut: düğme (geçitleri açar), tuzak (geçitleri kapatır), gevşek zemin (üstüne basınca düşer), gevşek tavan (kafanızla vurunca düşer, Mario-tarzı). Yol buyunca rastlayacağınız diğer önemli çevresel özellikler çıkıntılar, kapılar ve ölüm tuzakları (kesiciler ve sivri çıkıntılar).
Hikayesi de karmaşık değil - Bu temel olarak sıkıntı içindeki küçük hanımın durumu. Sultan yabancı bir ülkede savaşırken, Sadrazam Jaffar ülkeyi ele geçirir. Siz de, uzak bir ülkeden gelen (bu nedenle sarı saçlısnız) bir adam Sultan'ın kızını kurtarmak zorundasınız... Ama bir sorun var.
60 dakika içerisinde prenses Sadrazam ile evlenmek ve ölüm arasında seçim yapması lazım. Böylece bu sınırlı bir süre modern toplum için büyük bir zarar olduğunu, ve bir çoğunuz oyunda takılabilir, çünlü başlangıç epeyçe alıştırma yapmanız gerekeçek, tıpkı bir yarış simülasiyon da olduğu gibi. Ama, hayır! Bunun yerine aynı seviyeyi tekrar ve tekrar oynayacaksınız, böyle en iyi zamanı yapar ve bir bulmacanın cevabını bulabileceksiniz, ama yeşil mermer kapı açılırken ve seviye tamamlarken veridği zevk ölçülemez.
En aşağıda, zindanda, beyaz tutsak giyisilerle (basit, ama daha sonra SNES ve Genesis sürümü için kullandıklar hakaret dolusu animasyon görüntüsüden daha iyi) oyuna başlıyorsunuz. İlk iki seviyeyi en iyi sürede bitirmenize çok dikkat edin çünkü kayıt özellik ancak üçüncü seviyede devreye giriyor, ve sadece bir kayıt yeriniz var. Ayrıca, nerede kaydettinizin önemi yok, her oyunu yüklediğinizde (ki sadece oyuna başlarken olur) kendinizi o seviyenin başında bulacaksınız. Oyunanışın iki ana modu var: "serbest koşuş" ve dövüş modu. Serbest koşuşta, tuzaklardan sakınarak ve bilmeceleri çözerek, son kapının açılış düğmesini arayacaksınız (Sağ ve Sol okları ile belirtilen yöne koşmak, aşağı ok ile eğilmek ve yurakı ok çıkıntılara ulaşmak için). Önemli bir tuş ise SHIFT tuşudur. Eşyaları kullanma ve almanın yanında, bu tuş önemlidir çünkü size yavaş ve dikkatli bir şekilde haraket ettirmenizi sağlıyor. Ayrıca, düşürken, SHIFT tuşuna basılı tutarsanız yakındaki bir kenara tutunmanızı sağlayacaktır.
Dövüş modu ise önünüzde bir düşman olunca otomatik aktifleşiyor. Tek silahınız bir kılıçtır. Eğer elinizde kılıç olmadan bıçaklanırsanız anında ölürsünüz. Karşılacağınız düşmanları çoğu saray muhafızları olacaktır. Değişik giyisi ve dövüş stileri vardır, böylece dövüşürken sıkılmayacaksınız, anacak şahsen aralarında elzem bir farklılık göremedim nitekim çoğu kolayaca baş edilebilirdir. Ancak şef muhafızları ve özel karakterler devreye girince iş değişiyor. Onları yenmek biraz benceri gerekiyor ve bazen üst üste 10 tane saldır-blokla kombinasyonu yapsanız bile onları yaralayamazsınız. Kılıçınızla saldırmak için SHIFT ve bloklamak için yukarı ok tuşu kullanıyorsunz, aşağı ok ise kılıç kınına tekrar koyar. Başlangıçta, dövüş gerçekten sıkıcı oluyor, muhafızların saldırı düzenin takip edip zayif anlarında saldırırsanız blok yapmadan da onları öldürebilirsiniz. Bununla birlikte, her seviyede bu yavaş yavaş değişir, ve düşmanlarınız bir hayli can sayıları ve hepsine adapte olmazı gerekecek tekil dövüş stilere sahip olacak. Gerçi sadece saldır-blokla kombinasyona bağlı kalmanız gerekmiyor. Ayrıca, daha yaratıcı şeyler yapabilirsiniz, farklı bir şekilde daha fazla tuşlara basmak ve onlardan daha hızlı kurtulmak için çevrenizi kullanmak gibi. Bu neden dolayı bu oyun çok hızlı bir şekilde popüler oldu - oyun yeniden oynayabilir ve farklı şeyler yapabilirsiniz.
Herkes bilir ki dövüşmek demek can kaybetmek demektir, ve can kaybetmek demek ise şifa iksirleri demektir. Evet, küçük bir iksirler seçimi var, ama herbirinin amaçlarının bulunmasını size bırakıyorum. Unutmayın, zindanda her şişe sadece kutsal su ile dolu değildir.
Bu nedenle temelde, bu şimdiye kadar yapılmış olan en büyük platform oyunları biridir. Zamanında, hem grafikleri hemde akıcı hareketleri özel bir şeydi. Eminim, cansız siyah duvarlar ve "özel efektler" diyebileceğimiz yanan meşaleler bizi artık o kadar etkilenmiyor, ancak gerçekten önemli değil çünkü sadece bulmacalara ve karaktere odaklanacaksınız. Küçük detayları oyunu daha da kötüleştirirdi. Her eylemin inandırıcı ve eğlenceli bir sese sahip olduğunu görmekten mutluluk duyacaksınız. Oryantal temalı müzik uygun şekilde yerleştirmiş. Bazı durumları aşmak zor olduğunu fark edebilirsiniz, ancak nihayet maceranızı tamamladığınızda, kolay gibi sanacaksınız. Bulmacalar elbette mantıklılar (bu dünyanın dışında olan hariç), ancak çözümleri bazen ustalıkla gizlenmiştir.
CTRL+Q - Oyunda Çık
CTRL+A - Seviyeyi Yeniden Başlat
CTRL+R - Oyunu Yeniden Başlat
CTRL+S - Ses Aç/Kapat
CTRL+G – Oyunu Kaydet
CTRL+L – Oyunu Yükle
ESC - Oyunu Durdur
Varsayılan seçenekler ile mükemmel çalışıyor.
Prince.exe ve komut dosyası ile başlar, fark etmez (sadece hile yapmak istemiyor iseniz, eğer hile istiyorsanız komut dosyasını kullanın). XP de tatmin edici şekilde çalışıyor, ancak hareketler ağırkanlı ve ses için sistem hoparlörü korkunç, DOSBox ile oynaktan 50 kere daha kötü. DOSBox şiddetle tavsiye edilir.
Oyun içinde kopya koruması var. Sadece ölürken rastladım, 3. seviye ile başlarken. Oyundan çıkmak, yeni bir oyun başlatmak, ve kayıtlı oyunu yüklemek daha kolay olduğunu keşfettim. Ama eğer gerçekten deneyim yaşamak istiyorsanız , üzerine bir harf yazılı iksiri kılavuzun içinde bulmanız, Z sayfadaki, Y satırdaki, X numarlı kelimeniz ilk harfi gibi, ve içmeniz gerekiyor. Şu anda kılavuza sahip değiliz, ancak yukarda bulunan Ekstralar bölümdeki "Kopya Koruması" adlı metin dosyasını kontrol edebilirsiniz.